KÜLTÜREL KAYNAKLAR
Erzincan zengin kültürel kaynaklara sahiptir. Yapılan arkeolojik kazılarda M.Ö.8. yüzyıla ait fildişi ve madeni eşyalara rastlanmıştır. Yörede hüküm süren Hitit, Urartu, Med, Pers, Hellen, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı Medeniyetlerinin izlerine rastlamak mümkündür. Altıntepe ören yerinde yapılan bilimsel kazılarda elde edilen tarihi eserler bunun bir kanıtıdır.Erzincan’da meydana gelen şiddetli depremler ve savaşlar tarihi eserlerin bir çoğunu tahrip etmiştir. Varlıkların günümüze kadar sürdüren tarihi eserlerin birçoğu da harap durumdadır. Erzincan merkezinde ve ilçelerinde bugüne kadar 104 eser tescil edilerek koruma altına alınmıştır. İlde yüzey araştırma çalışmaları devam etmektedir. Atatürk Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinden Doç. Dr. Alpaslan Ceyhan ve ekibi tarafından ilimizde bir yüzey araştırması çalışması başlatılmıştır. Bu proje kapsamında Erzincan’ ın ve bölgenin tarihine ışık tutacak yeni bulgular elde edilmektedir.
Sit Alanları
İlde bulunan sit alanları, Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Müdürlüğü tarafından tescil edilerek koruma altına alınmıştır. Sit alanları içinde en önemlisi Altıntepe ören yeridir. Altıntepe, Erzincan-Erzurum karayolu üzerinde ve il merkezine 15 km. uzaklıktadır. Altıntepe, Urartu çağının bölgedeki en önemli yerleşim alanıdır. Tapınak, saray, kabul salonu mezarlar, depo binalarıyla arkeolojik değerini hala korumaktadır.
Altıntepe ören yerinde Prof. Dr. Tahsin Özgüç başkanlığında 1959 yılında bilimsel kazı yapılmıştır. Bu kazıda çok değerli eserler bulunmuştur. Bu eserler bugün Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergilenmektedir.
Erzincanda toplam 26 adet sit alanı tescil edilmiş olup; bunlardan 20 adedi arkeolojik, 1 adedi kentsel, 3 adedi tarihi ve 2 adedi doğal sit alanıdır.
Taşınmaz Kültür Varlıkları
Tarihi yerleşim alanlarındaki mimari anıtlar, Taşınmaz Kültür Varlığı olarak tanımlanmaktadırlar. Çoğu sanat değeri taşıyan ve günümüze kadar ulaşabilen bu yapılar arasında; camiler, kiliseler, surlar, saraylar, hamamlar, hanlar, türbeler, kümbetler, köprüler, çeşmeler, konaklar, evler, kaleler, yer almaktadır. Kemah Kalesi, Mama Hatun Kervan Sarayı ve Türbesi, Sultan Melih Türbesi, Gülabibey Camii en önemlileridir. İlde tescil edilen taşınmaz kültür varlıkları aşağıdaki Tabloda gösterilmiştir.
Erzincan’da bir haftalık tur programı
Erzurum’a uçak ile inen gruplar, önce Tercan’da orta çağ Türk Dönemine ait Mama Hatun Türbe ve Kervansarayını ziyaret ettikten sonra, Otlukbeli krater gölüne gidecekler, buradan Tercan baraj gölüne geçerek su sporları yapacak ve izleyecekler.
Sansa boğazında hızla akan Fırat’ta rafting, Bayırbağ ve Çakırman çağlayanında yüzme ve ırmaklarda gezinti. Ekşisu kaplıcasındaki doğal jakuzide banyo.
Erzincan baraj gölünde su kayağı, Ergan dağına binek atlarıyla çıkış, gece dağda uyku tulumlarıyla geceleme.
Refahiye Dumanlı ormanlarında gezi, alabalık ziyafeti ve gece ormanda konaklama.
Yamaç paraşütüyle uçuş, Kemah’ta Beşikli Gölünü ziyaret, tarihi yer gezileri, İliç ilçesinde mola .
Kemaliye’de kanyon ve çağlayan gezisi, şehirdeki otantik evlerin ve köylerin gezilmesi, Kırkgöze mesire yerinde yemek,Kemaliye’deki otelde geceleme. Ertesi gün uçakla geri dönüş.
Dövme Bakırcılık
Dövme bakırcılık Erzincan’ da var olan en eski sanatlardandır. Ancak bakıra alternatif olan alüminyum, çelik, emaye, naylon gibi maddelerle yapılan ev ve mutfak eşyalarının piyasaya sunulması nedeniyle bakır eşyaya olan talep azalmıştır. Talebin az olması, pazar imkanının yitirilmesi, sanatı devam ettirecek çırak yetiştirilmemesi gibi nedenlerle geçmişte önemli bir ekonomik potansiyele sahip olan bakırcılık sanatı kaybolmaya yüz tutmuştur.
-Kilimcilik ve Cecim Dokumacılığı : Kilimcilik Erzincan’ da tarihi çok eskilere dayanan bir el sanatıdır. Genellikle Kemah, Refahiye, Kemaliye ilçelerinde dokunduğu görülür. Erzincan genelinde halen kaç tezgah da kilim ve cecim dokunduğu kesin sayılarla tespit edilememekle birlikte Kemah, Refahiye ve köylerinde halen kök boyalı kilim ve cecim dokunduğu bilinmektedir.
Son yıllarda kamu kuruluşlarının girişimleriyle kilimciliğin geliştirilmesi için bir çok girişimlerde bulunulmuş ancak kursiyer bulma açısından zorluklar yaşandığı için başarıya ulaşılamamıştır.
Kız Meslek Lisesi’nde ve Halk Eğitim Merkezi’nde bulunan kilim tezgahlarında ve Geçit Beldesi’nde açılan kursta 100 civarında kursiyer kilim dokumacılığını öğrenmiş ancak bazı ekonomik nedenlerden dolayı bu iş devam ettirilememiştir.
.::anasayfa::.